“Mesih” olduğunu söyleyen Hasan Mezarcı, katıldığı yayında, “Vallahi bilmiyorum bu argümanlar nereden geldi. Haber sitelerinde haber olmuş, ‘Hasan Mezarcı öldü’ diye. Beni de arıyorlar taziye için. Bana ölmüşsünüz diyorlar. Ben de teşekkür edip Allah razı olsun diyorum” açıklamasını yaptı.
Mezarcı, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Ben cezaevinde hiç hasta olmadım. Revire bile gitmedim, asprin bile kullanmadım. Benimle ilgili lisan algısı oluşturmaya çalışıyorlar. Halk ‘Hasan Mezarcı’nın mesih olmasına inanmasın’ Korkuyorlar. Meczup algısı oluşturarak, halkın buna inanmasını önleyelim diyorlar.”
HASAN MEZARCI KİMDİR?
Hasan Mezarcı, 11 Mayıs 1954 tarihinde Düzce’nin Aydınpınar Köyünde doğdu. İlkokuldan sonra Düzce Merkez Kur’an Kursu’nda hafızlık yaptı ve İmam-Hatip Okulu’na girdi. İmam-Hatip’i bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. İlahiyat okurken medrese tahsili de aldı. Hasan Mezarcı, öğrencilik yıllarında müezzinlik ve imamlık yaptıktan sonraki yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı’nda ve Tarım Bakanlığı’nda memurluk yaptı. Müftülüğe Ağrı’nın Eleşkirt ilçesinde başladı. Askerliğini yaparken yedek subay olarak, Adana 6. Kolordu Komutanlığı’nda Basın ve Halkla Bağlantılar subayı görevinde bulundu.
Askerlik misyonu bittikten sonra Sakarya’nın Akyazı ilçesine müftü olarak atandı. Daha sonra da İstanbul’un Ümraniye ilçesine tayin edildi. Akyazı’da 5, Ümraniye’de ise 3,5 yıl vazife yaptı. Müftülük yaptığı bölgeden 6 Kasım 1991 tarihinde İstanbul’dan Refah Partisi milletvekili adayı olarak seçimlere girdi ve seçildi. 6 Kasım 1991 – 24 Aralık 1995 tarihleri ortasında 19. periyot milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisinde misyon yaptı.
“BEN MESİHİM”
1997 yılında çıktığı cezaevinde yatarken peygamber ilan edildiğini öne sürerek kendisini Mesih ilan etti. Mezarcı, hapishaneden çıktıktan sonra Almanya’ya göç etti. Üç yıl ortadan sonra televizyonlarda kendisi bu sefer kulağında küpeleri, bileklerinde bilezikleri, boynunda kolyesi, sarıya boyattığı uzun saçları, elinde bastonu, doruktan tırnağa altın sarısı entarisi ile görüldü. Reha Muhtar onunla bir röportaj yaptı. Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ‘Atatürk’ün manevi şahsiyetine hakaret’ kabahatinden katılaşmış 1 yıl mahpus cezası alan Mezarcı, yaklaşık 3 yıl yaşadığı Almanya’dan 9 Nisan 2001 tarihinde Türkiye’ye dönünce cezasını çekmesi için gönderildiği Edirne’nin İpsala Kapalı Cezaevi’nde de 3 ay yattı. Daha sonra Ceza İnfaz Kanunu kararlarına nazaran cezasını tamamlayarak 6 Mayıs 2002’de tahliye oldu.
Haberler.com
