10 metrekarelik dükkanında fabrikasyon eserlere direniyor
Fare kapanı, elek, kalbur ve mısır pişirme tavası yaparak mesleğini yaşatmaya çalışıyor
ANTALYA – Antalya’nın Akseki ilçesinde yaşayan Mustafa Ay fare kapanı, elek, kalbur ve mısır pişirme tavası yaparak mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Geçmişte çabucak her konutta bulunan fare kapanının ustaları, günümüzde gelişen teknolojinin de tesiriyle unutulan mesleklerini yaşatmak için vakte direniyor.
Antalya’nın Akseki ilçesine bağlı Cemerler Mahallesi’nde yaşayan Mustafa Ay, fare kapanı, elek, kalbur ve mısır pişirme tavası yapıyor. Evvelden elek ve kalburu daha fazla yaparken, artık ise en fazla fare kapanını yaparak mesleğini yaşatmaya çalışan Ay, bu mesleği artık çok az sayıda ustanın yaptığını söyledi.
İlçeye bağlı Cemerler Mahallesi’nde yaşayan Ay, 10 metrekarelik atölyesinde evvelden daha çok elek ve kalbur ürettiğini, lakin son vakitlerde fare kapanı imaline yük verdiğini tabir etti. Bir fare kapanını yapabilmek için en az 15 defa elden geçirdiğini söyleyen Ay, “Fare kapanı yapacağım tahtayı evvel çiziyorum. El matkabı ile deliyorum. Daha sonra iskeletini hazırladıktan sonra örme teli ile örmeye başlıyorum. Dantel üzere işliyorum. Bir fare kapanını yaklaşık 20-25 dakikada örüyorum. Daha sonra fare kapanının kapağını takarak süreci sonuçlandırıyorum” diye konuştu.
Ay, fare kapanlarını 20 liradan sattığını kaydetti.
Mesleğe 15 yaşında köyde bir ustanın yanında çırak olarak başladığını ve 44 yıldır sürdürdüğünü anlatan Ay, şöyle konuştu:
“1979 yılında ustam askere gitti. O günden bu yana 10 metrekarelik dükkanda elek, kalbur, mısır tavası ve fare kapanı yaparak mesleğe devam ediyorum. Ben şu anda emekliyim. Emekliliğimi ise bu meslekten kazanmış olduğum parayla Bağkur yatırarak oldum.”
Yakın vakit öncesine kadar her konutun muhtaçlığı olan elek, kalbur ve holus üzere aletlerin üretimini yetiştiremediğini söyleyen Ay, Artık her şey fabrikasyona döndü. Şu anda yalnızca fare kapanını daha fazla yapıyorum. Fare kapanı satışı azda olsa oluyor. Elek kalbur işi büsbütün bitti. Fare kapanından az da olsa para kazanıyoruz.”
“Yanıma çırak bulamıyorum”
Mesleğini çok sevdiğini lakin yanında çalıştıracak çırak bulamadığını belirten Ay, “Bir oğlum var. Onu okuttum. Oğlum bile bu mesleğe heves etmedi. Aslında köyümüzde genç nüfus kalmadı. Yanımızda mesleği öğrenecek çırak bulamıyorum. Köyümüzde evvelden 3 usta vardı. Onlar bu mesleği bırakarak Manavgat ilçesinde otellerde çalışmaya başladı” dedi.
“Babam çiftçilik yapıyordu”
Babasının çiftçilikle uğraştığını ve küçük yaşta usta yanında çalışmaya başladığını söyleyen Ay, “Babam bu işi yapmıyordu. Çiftçilikle uğraşıyordu. Ben mesleği bir arkadaştan öğrendim. Bu mesleği seviyorum. Ürettiğim fare kapanlarının adedini 20 liradan, eleğin adedini ise büyüklüğüne nazaran 15-25 lira ortasında veriyorum. Bu emeğimizin karşılığı değil. Mesleğimi seviyorum. Vakit öldürüyorum. Vakit geçiriyorum” tabirlerini kaydetti
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / AYŞE ÇATLI
Haberler.com
