Düzce’de, Richter ölçeğine nazaran, saat 15.40’ta 5.0 büyüklüğünde meydana gelen sarsıntı İstanbul, Sakarya, Kocaeli, Bolu ve Bursa’da da hissedildi. Yıldız Teknik Üniversitesi Tabiat Bilimleri Araştırma Merkezi Lideri ve İnşaat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy zelzelesi kıymetlendirdi.
“HİSSEDİLMEYLE ETKİLENME BİRBİRİNDEN FARKLI ŞEYLER. BUNU KARIŞTIRMAMAK GEREK”
Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Bu sarsıntısı İstanbul’da hissedince vatandaşlar, Marmara’da bir sarsıntı olduğunu düşündü ancak bu yanlışsız değil. 5 büyüklüğündeki zelzelenin yeri Düzce. Düzce’deki sarsıntı oradaki pek çok fay üzerinden bir tanesi. Biliyorsunuz 1999’da da, 12 Kasımda da 7.0’ın üzerinde sarsıntı olmuş, yıkımlar yaşanmış, can kayıpları olmuştu. Bu sarsıntı de Kocaeli zelzelesinin devamıydı. Bu 5.0 büyüklüğündeki sarsıntı, Bolu ile İstanbul ortasında hissediliyor. Tabi hissedilmeyle etkilenme birbirinden farklı şeyler. Bunu karıştırmamak gerek. Bunu şunun için söylüyorum. İstanbul’daki vatandaşlar çok panikliyorlar. 5 büyüklüğündeki sarsıntısı hissettikleri için etkileneceklerini düşünüp, bir yerlerden atlayanlar sokaklara kaçanlar oluyor, çok tehlikeli işler” dedi.
“VALİLİK VE AFAD’IN YAPACAĞI AÇIKLAMALARI VATANDAŞLARIN DİKKATE ALMASI GEREKİYOR. “
5 büyüklüğündeki sarsıntıdan sonra zelzelenin olduğu yerde vatandaşların bir müddet sonra endişelerini atmak için, tedbiren sokağa çıkabileceklerini söyleyen Ersoy, “Ama bunu şunun için söylemiyorum. ‘Arkadan daha büyük bir sarsıntı geliyor. O yüzden sokaklara çıkın.’ değil. Ben bilgiliyim ancak yetkili değilim. Yetkililer, yani valilik ve AFAD’ın yapacağı açıklamaları vatandaşların dikkate alması gerekiyor. Bu ortada saçma sapan haberler yayılabilir. ‘5’den sonra 7 büyüklüğünde zelzele geliyor.’ falan üzere. Vatandaşların bunlara inanmaması gerekiyor” diye konuştu.
“BU SARSINTI MARMARA ZELZELESİNİ TETİKLEMEZ”
Konuşmasına devam eden Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Ben yalnızca burada o bölgenin teknik, jeolojik durumunu açıklamaya çalışıyorum. Bu sarsıntı Marmara sarsıntısını tetiklemez. Zira ortada Kocaeli sarsıntısının olduğu koca bir fayzonu var. Esasen Kocaeli sarsıntısı Marmara’ya bir tansiyon yüklemişti. Düzce sarsıntısının yüklemesi mümkün değil. 1999 sarsıntısı de en son Bolu Dağı’nda bitmişti. Münasebetiyle Doğu’ya yanlışsız bir tansiyonun olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yani Bolu’dan sonraki Kuzey Anadolu Fayı üzerinde kimi büyük zelzelelerin yaşanması muhtemeldir gelecek vakit içinde. Lakin bu 5 büyüklüğündeki zelzelenin, büyük bir sarsıntısı çabucak tetikleyebileceği üzere bir ileti çıkmaması gerekiyor. Hele İstanbul için bunu panikletebilecek bir haber üzere düşünmemek gerekiyor” dedi.
“TÜRKİYE’NİN YÜZDE YÜZÜNÜN ZELZELE BÖLGESİ OLARAK KABUL EDİLMESİ GEREKİR”
Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Son günlerde yaşanan zelzeleler bize şunu gösterdi. Konya’da Malatya’da sağda solda her yerde oluyor. Biz bir sarsıntı ülkesiyiz. Yüzde 92’si sarsıntı bölgesi diye geçer, bu yanlış. Türkiye’de sarsıntıdan etkilenmeyecek hiçbir bölge yok. Münasebetiyle Türkiye’nin yüzde yüzünün zelzele bölgesi olarak kabul edilmesi gerekir. Hayatımızı sokaklarda geçiremeyiz. Yapacağımız iş, inançlı binalar yapmak. Sarsıntıda en inançlı yerler olan konutlarımız içinde sarsıntısı hissetmek. Zira yıkılmayacaksa hissetmeniz, etkileneceğinizi göstermez. Sağlam binalar kurtarıcıdır. Sokaklarda ne kadar kalabilirsiniz, günlerce aylarca kalamazsınız.” diye konuştu.
“BİNALARI UYGUNLAŞTIRMAK, ÇOK BERBAT OLANLARI YIKIP TEKRAR YAPMAMIZ GEREKİYOR. BİZİM TEK KURTULUŞUMUZ O”
Kentsel dönüşümün bizim için çok kıymetli olduğunu belirten Ersoy, “Türkiye’de 18 milyon bina var. Bunun 4 milyonu İstanbul’da. Marmara’nın genelinde 6 milyon bina var. Bunların kıymetli kısımlarında hasarlar olabilir. Bu nedenle kentsel dönüşümde binaları düzgünleştirmek, çok berbat olanları yıkıp tekrar yapmamız gerekiyor. Bizim tek kurtuluşumuz o. Zira sarsıntı ülkesiyiz. Çürük yapılarımız sarsıntıdan etkilenecektir. Sağlam binalarda zelzelesi atlatmamız için kesinlikle sağlam binalar inşa etmemiz gerekiyor” dedi.
Milliyet
