Sarı-lacivertli takımın açıklaması şöyle;
2021-2022 döneminin şimdi 4. haftasında yaşanmaya başlayan, gündemi meşgul eden sorunlar, şampiyonluk yarışındaki belirleyici faktörlerden birinin tekrar hakem kusurları olacağı tarafındaki niyetlerimizi pekiştirmektedir.
Geçtiğimiz dönemlerde da pek çok kere vurguladığımız üzere hakem yanlışlarının hem şampiyonluk yarışında hem de ligde kalma uğraşlarında gözle görülür biçimde ‘oyunun yazgısını belirleyecek düzeyde’ olmasına yönelik Türkiye Futbol Federasyonu’nun hala bir tahlil geliştirememiş olması, son derece telaş vericidir.
Muhteşem Ligin 4. haftası itibariyle hem rakiplerimizin maçlarında yaşanan fahiş hakem kusurları hem de kendi alanımızda oynadığımız Demir Küme Sivasspor gayretinde yaşananlar, bu dönem da Türk futbolunun objektif yönetilip yönetilmediği istikametindeki tartışmaları alevlendirme niteliği taşımaktadır.
Milyonlarca lira yatırım yapılan, milyonlarca taraftarı ve toplumun gündemini belirleyen ana bahislerden biri olan futbolda, en değerli ögelerden biri hakemlerdir.
Hakemlerin ise alandaki en değerli vazifelerinden biri, kayıtsız koşulsuz tarafsız ve adil olmalarının yanı sıra topun oyunda kaldığı mühletleri olabildiğince artırmak, bu doğrultuda alanda oynanan oyunun kalitesini yükseltmektir.
Fakat kelam konusu grubumuzun maçları olduğunda; hakemlerin rakiplerimizin daima olarak oyunu yerde yatmak suretiyle yavaşlatması ve oyunun kalitesini düşürmesine yönelik olarak hiçbir tedbir almamaları, durumu yalnızca izlemeleri, sorumluluk kendilerinde değilmişçesine yaklaşım sergilemeleri, kabul edilebilir değildir.
Bunun en net örneği ise dün akşam oynanan, dakikalarca durdurulan ve yavaşlatılan oyuna karşın hakemin maçın uzatma mühletini yalnızca 7 dakika olarak belirlemesidir.
Oyunun ikinci yarısında maçın toplam durduğu mühlet 11 dakika 52 saniyedir.
11 dakika 52 saniyelik bu mühletin yalnızca oyuncu değişiklikleri kısmı 7 dakika 12 saniye, sakatlıklar kısmı ise 4 dakika 40 saniyedir.
Hakemin maç için belirlediği yalnızca 7 dakikalık uzatmanın, rakibin mühlet kaybettirmeye dayalı oyun anlayışına ne kadar uygun olduğu ortadadır.
Demir Küme Sivasspor karşılaşmasında, ekibimizin ritim kazanarak oyuna hareketlilik getirmeye çalıştığı her anda, maç sakat oyuncuların “sahadaki tedavileri” sebebiyle durmuş bu da kadromuzun oyun kalitesini, organize hareket edebilme yetilerini birebir etkilemiştir.
Bu dönem birinci 3 haftalık datalar değerlendirildiğinde topun oynama müddeti genel ortalaması 52 dakika 10 saniyedir. A Kadromuzun oynadığı birinci 3 maçın genel ortalaması 49 dakika 48 saniye iken Sivasspor karşılaşmasında ise topun oynama mühleti yalnızca 46 dakika ile ortalamanın çok altında kalmıştır.
Üstteki tabloyu göz önüne bulundurduğumuzda, konut sahibi olduğumuz maçlarda rakiplerimizin topun oyunda kalma mühletini azaltmak için yerde yatma, oyunu yavaşlatma atılımları; ne yazık ki hakemlerin de buna prim tanıması sebebiyle bir taktik anlayışına evrilmiştir.
Bu tip davranışlar Türk futbolunu geriye götürmekte ve futbol kalitesinde düşüş yaşanmasına sebep olmaktadır.
Hakem Halis Özkahya’nın, Fenerbahçe maçlarındaki genel tavrı ve yaklaşımından bağımsız olarak ekibimizin son müsabakasında rakip oyuncuların maç boyunca oyunu soğutmaya yönelik davranışlarına alanda hiçbir müdahalede bulunmaması ve maçın kritik anlarında verdiği / vermediği kararları,
VAR hakemi Alper Ulusoy’un da maç içerisinde müdahil olduğu ve olmadığı tartışmalı konumları, spor kamuoyunun ve futbolda adalet bekleyenlerin takdirine bırakıyoruz.
Fenerbahçe Spor Kulübü olarak Türkiye Futbol Federasyonu’nun hem Fenerbahçe maçlarında hem de rakiplerimizin maçlarında, hakemler ve VAR hakemlerinin verdikleri / vermedikleri kararlar üzerinden ligin gidişatının belirlenmesine müsaade vermemesini, başta hakem atamaları olmak üzere saha içi ve dışındaki tüm kararlara yönelik standart bir yaklaşım uygulamaya konmasını bekliyoruz.
Fenerbahçe Spor Kulübü
Milliyet
