Son Dakika! Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan KKTC’de tarihi mesaj: Bizim de KKTC’nin de bu diplomasi oyunlarına tahammülüz kalmadı

0 1 2 dakika okuma süresi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC’nin 37. kuruluş yıl dönümü hasebiyle, KKTC’ye resmi ziyaret gerçekleştirdi.

Erdoğan’ın merasimdeki açıklamalarından satır başları:

“Kıbrıs Türkleri kendi topraklarında başı dik, onurlu ve özgür bir formda yaşıyor. Elbette bu günlere kolay gelmedik. Her bir başarımızı çetin çabalar sonucunda ağır bedeller ödeyerek elde ettik. Uğraş sancağımızı asla yere düşürmedik. Hamdolsun zafere ulaştık.

“ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE YAD EDİYORUM”

Kıbrıs semalarını ezansın, vatanı esir bırakmamak için toprağa düşen aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Bundan sonra da onların kutlu mirasına sahip çıkarak ruhlarını şadedeceğiz. Burası tarihin her periyodunda cazibesini korumuş kadim bir coğrafyadır. Kıbrıs maalesef son 1.5 asırdır belirsizliğin hakim olduğu çalkantılı bir süreç yaşamıştır.

“İKİ DEVLETLE TAHLİL MÜZAKERESİ GEREKİYOR”

Kıbrıs Türk halkının yasal haklarını temin edecek formda, adil, kalıcı, sürdürülebilir tahlil önceliğimizdir. Yeterli niyetli uğraş gösterdik lakin yalnızca bir tarafın eforu tahlilin kilidini açmaya yetmiyor. Annan Planı’na Kıbrıs Türkü evet dedi, Rum tarafı ise hayır kampanyası sonucunda Kıbrıs Türkü ile ortak geleceği reddetti. 2017’de Rum tarafı Kıbrıs Türkü ile bırakın siyasi gücü, hastaneleri bile paylaşmam diyerek yeniden masadan kaçtı. Bürgenstock’ta gerek Kofi Annan, gerekse buradan katılanlar, Yunanistan’dan katılanlar konuştuk lakin ne yazık ki refenranduma gelince iş değiştir. Kuzey Kıbrıs evet dedi, güney ise hayır dedi. O gün nasıl palavra söylediyseler bugün de palavra söylüyorlar. Kıbrıs’ta 1963’te silah zoruyla bozulan, 1974’te ise Yunan cuntasının darbesi ile büsbütün ortadan kalkan iştiraki Rumlarla birlikte yine tesis etmek mümkün değildir. Dünün güneşi ile bugünün çamaşırı kurutulmaz. Bugün Kıbrıs’ta iki başka halk, iki farklı demokratik tertip ve iki başka devlet vardır. Cumhurbaşkanı Tatar’ın da belirttiği üzere hâkim eşitlik temelinde iki devletle tahlilin müzakere edilmesi gerekiyor. KKTC halkının iradesi de son seçimlerde bu tarafta tecelli etmiştir.

“DİPLOMASİ OYUNLARINA TAHAMMÜLÜMÜZ KALMAMIŞTIR”

Bizim de KKTC’nin de bu diplomasi oyunlarına tahammülüz kalmamıştır. Kuzey Kıbrıs’ta yaşayıp da kendi cumhurbaşkanını, Güney Kıbrıs’ın başındaki kelamda yöneticilere şikayet edenlerle Güney Kıbrıs güç devşireceğini zannediyorsa aldandığını bilmelidir. Bu kelamda paçavralar, maalesef kendi cumhurbaşkanını kalkıp da Güney Kıbrıs’ın kelamda cumhurbaşkanına şikayet ederse bunun akıbeti nereye varır, sevgili kardeşlerim çok iyi biliyor.

“YENİ BİR DEVİR BAŞLAYACAK”

Maraş’ın kullanıma açılması tarafında aldıkları bahadır karardan ötürü şahsım milletim ismine tebrik ediyorum. İnşallah Maraş kısa müddette yine hayat bulacak, çözümsüzlüğün sembolü olmaktan kurtulacaktır. Bu adımdan rahatsız olanlar artık mağduriyet edebiyatı yapıyor. Meğer tek mağdur vardır, o da hakları gasp edilen Kıbrıs Türkleridir. Maraş’ta atılan adımın gayesi yeni mağduriyetler oluşturmak değil, mevcut mağduriyetlerin giderilmesidir. Maraş’ta herkesin faydasına olacak yeni bir periyot başlayacaktır.

“DOĞU AKDENİZ’DE HAKLARIMIZI KORUMAKTA KARARLIYIZ”

Akdeniz’in ecdadımızın devrinde olduğu üzere yine bir huzur havzası haline gelmesi gerektiğini savunduk fakat bunun karşılığını alamadık. Avrupa ülkeleri Yunanistan’ın ve Kıbrıs Rum Kısmı’nın şımarıklıklarına göz yumdu. Doğu Akdeniz’de haklarımızı korumakta kararlıyız. Biz Rum-Yunan ikilisinin haklarımızı gasp etmesine pürüz olmaya çalışıyoruz. Diplomasi ve müzakere bizleri ortak paydaya ulaştıracak en kısa yoldur. Doğu Akdeniz konferansı teklifimiz bu irademizin samimi tabiridir. İsteğimiz AB’nin uzattığımız eli havada bırakmaması. Karadeniz’de keşfettiğimiz 405 milyar metreküplük doğalgaz rezervi enerjiyi işbirliğine dönüştürme irademizi daha da kuvvetlendirmiştir. İnşallah Doğu Akdeniz’deki araştırma faaliyetlerimizden de müjdeli haber alacağımıza inanıyoruz. Sondaj faaliyetlerimize adil bir muahede sağlanana kadar devam edeceğiz.

Tekrar denizin altından bir doğalgaz çalışması, yeniden denizin altından kablo ile elektrik gücü getirme çalışmalarımızı da ayrıyeten sürdürüyoruz. Hiçbir vakit biz Kuzey Kıbrısımızı yalnız bırakmayacağız. Takviyesiz bırakmayacağız”