Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle: Vazifeleri başında hayatını kaybeden tüm medya mensuplarımızı rahmetle yad ediyorum. Özgür problemli ve ulusal basın, aydınlık yarınlara ulaşma uğraşımızın en kıymetli destekçilerindendir. Bugün burada birlikte olduğumuz kardeşlerimize, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasına verdikleri dayanak için teşekkür ediyorum. Medyamız yeri doldurulamayacak bir vazife yapıyor. Gerçek ve hakikatli bir kanaatin beslediği demokrasi kültürü, ulusal iradenin üstünlüğünün güçlü bir halde kurulmasının da en temel koşuludur.
Toplumsal medya üzere doğrunun palavrayla karıştığı mecraları zapturapt altına alacak da sizin gayretinizdir. Avrupa’daki basının ortaya çıkış ve gelişimi ve bizdeki keskin fark görülmektedir. 27 Mayıs, 12 Eylül üzere periyotlarda ülkesinin değil darbecilerin yanında saf tutanlar da hafızalarda mimlenerek işlendi. Ülkesi için özgürlüğü ve canı dahil uğraş eden gazetecileri de bu millet asla unutmadı, unutmayacak.
Türkiye’nin son iki asrı yalnızca bsaın değil her alandaki keskin yol ayrımları için geçmiştir. Bizi bin yıllık vatanımızdan atmak istediler. Bizi biz yapan her şeyi elimizden almak için kaç yollara yöntemlere başvurdular. Tek parti faşizmi, darbeler krizler bu şiddetli uğraşın farklı devirlerdeki tezahürleridir. Türkiye’nin bilgi ve teknoloji ihtilalinde geri kalmasını isteyenler, var gücü ile çalışıyorlar. Lakin bu kere farklı bir Türkiye ile karşı karşıya kaldılar. Artık diledikleri üzere yönlendirebilecekleri bir Türkiye olmadığu gördüler.
Bölgesinde hem alanda hem masada kelam sahibi bir Türkiye olduğunu yaşayarak öğrendiler.
Milliyet
