DHA YURT ÖZEL GÜNDEMİ

0 1 2 dakika okuma süresi

Koronavirüs korkusu beraberinde ruhsal sıkıntıları getirdi

TÜRKİYE genelinde koronavirüs korkusu beraberinde ruhsal problemleri getirdi. Adana‘da ise koronavirüs nedeniyle psikolog dayanağına başvuranların sayısı yüzde 60 oranında arttı.

Türkiye genelinde pandemi nedeniyle hayata geçirilen denetimli toplumsal hayat sonrası beşerler salgının bulaşma riskine karşı önlemli olmaya başladı. Uzun mühlet sokağa çıkma yasakları ve olaylardaki artış münasebetiyle meskenden çıkmayan vatandaşların içinde bulunduğu psikolojiyi lisana getiren Psikolog Melike Şeker Cinbay, “Covid-19 salgınından sonra psikiyatri polikliniklerine korku bozukluğu ve paklık takıntısıyla gelen hastalarda artış gözlemledik. Paklık takıntısıyla başvuran hastaların önlemlerle birlikte bu takıntıları daha da arttı” diye konuştu.

‘SOSYALLEŞME BİTTİĞİ İÇİN RUHSAL EZALAR DA ARTTI’Koronavirüsün birinci çıktığı günlerde konutlarında izole bir ömür geçiren vatandaşların salgının süreksiz olduğunu düşündüğünü ve aylarca izole bir halde yaşadıktan sonra bunaldığını aktaran Cinbay, “İnsanlar olağan hayatlarına döndükten sonra hadiseler tekrardan artmaya başladı. Çocuklar, anne ve babalar, hepimizi kasvete sokmaya başladı. Hepimiz toplumsal varlıklarız. Bu periyotlarda sosyalleşmemiz bitti. Toplumsallaşma bittiği için buna paralel olarak insanların ruhsal ezaları da arttı” dedi.

‘ACABA COVID-19 MUYUM?’ DİYE DÜŞÜNÜLMESİ DERT BOZUKLUĞU YARATTI’Başkalarının yanında öksürdüğünde ‘korona değilim’ açıklaması yapmak zorunda kalan insanlardan bahseden Cinbay, kelamlarına şu halde devam etti: ‘Acaba covid miyim’ diye düşünülmesi dert bozukluğunu daha da artırdı. Çocuklar daha da fazla gerildiler. Konutta güçlerini atamıyorlar. Yaş kümelerine nazaran de dertler farklılaşıyor. Kreş periyodundaki çocuktan, üniversite devrinde okuyan gencimize kadar birçok problem var. Sorunlar farklı olsa da aslında ortak olan şey pandemi süreci.”

‘EV İZOLASYONUNDAN SONRA EVLİLİKLERLE İLGİLİ EZALAR ARTTI’Pandeminin neden olduğu dertlerden ötürü kliniğe gelenlerin oranının yüzde 50-60 arttığını söyleyen Cinbay, “Öncelikle konut izolasyonundan sonra evliliklerle ilgili düşünceler arttı. Sorunlu olan evliliklerde bir kısım, çözebildikleri sorunları konutta çözdü. Çözemeyenler ise boşanma kararı alarak, bize terapi almaya geldiler” tabirlerini kullandı.

‘İNTİHARA DA SÜRÜKLEYEBİLİR’

Koronavirisün ruhsal etkenleri sonrası intihar eğilimindeki bireylerde yarattığı tesirlerden bahseden Cinbay, “Kişinin intihar eğilimi varsa, önemli bir depresyonu varsa ve bununla ilgili yardım almadıysa koronavirüs süreci de insanın içine kapanmak zorunda olduğu bir devir. Zira toplumsallaşmayı minimuma indirdik. Kişisel farklılıklar göstererek intihara da sürükleyebilir” diye konuştu.

Psikolog Melike Şeker Cinbay, koronavirüse yakalandıktan sonra iyileşen hasta ve yakınlarına telefonla dayanak olduklarını söyledi. Bu hastalığa yakalanan bireylerin birinci basamakta çok gergin olduğunu söyleyen Cinbay, “Çünkü hastalığın nasıl seyredeceğini bilmiyorlar. Bu istikamette ruhsal dayanağın de olumlu tarafta tesiri olduğunu deneyimledik. Hala bu çalışmaları sürdürüyoruz” dedi.

Artan hadise sayıları nedeniyle sokağa çıkma telaşı yaşayan vatandaşlardan Sevinç Sağlam, koronadan ötürü korktuğunu ve kaygılarının arttığı için panikatak ilacını hekim tavsiyesiyle artırdığını söyledi. Emine Sağlam da ‘Ne kadar korkuyorsunuz?’ sorusu üzerine, “Bana bu kadar yaklaşmanız bile beni korkutuyor” dedi. Hacı Bahrıyanık ise “Covid-19’dan etrafında 8 kişinin öldüğünü söyleyerek, “Bazı insanlarımız koronayı umursamıyor. Çok yanlış yapıyorlar. Kendini düşünmüyorsan karşındaki insanı düşün. Birden fazla insan maskesiz geziyor. Her on dakikada ellerimi yıkıyorum. Meskene gittiğimde elbiselerimi çıkartıp, yıkıyorum. Meskenin içinde bile 4 kişi olmamıza karşın kimse kimseyle temas etmiyor” diye konuştu.