Türk Toraks Derneği Uykuda Teneffüs Bozuklukları Çalışma Kümesi Lideri Prof. Dr. Yüksel Peker, uyku apne riski yüksek olan hadiselerde yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) düşük riskli kümeye nazaran 2 kat daha ağır geçtiğini gözlemlediklerini bildirdi.
Türk Toraks Derneği’nden yapılan yazılı açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Peker, bu yıl ki Dünya Uyku Günü’nün temasının “Düzenli Uyku, Sağlıklı Gelecek!” olarak belirlendiği aktardı.
Şiddetli horlama, uykuda aralıklı teneffüs durması ve gündüz uykululuk hali ile karakterize uyku apnesinin değerine işaret eden Peker, “Yeni yayımlanan bir çalışmamızda Kovid-19 hastalarında uyku apne riski yüksek bulunan hadiselerde klinik seyrin, düşük riskli kümeye nazaran 2 kat daha ağır geçtiğini gözlemledik. Uyku apne teşhis ve tedavisinin daha aktif bir halde yapılmasıyla bu risklerin de azaltılabileceğini düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.
“Pandemiyle uyku kalitemiz bozuldu”
Türk Toraks Derneği 2. Lider Yardımcısı Prof. Dr. Oya İtil de sıhhat için sistemli uykunun büyük değer taşıdığını vurguladı.
Kovid-19 salgını devrinde vaktin büyük çoğunluğunun meskende geçirilmesiyle daima televizyon, cep telefonu kullanımının ekran bağımlılığına yol açtığına dikkati çeken İtil, “Salgın sürecinde uyku alışkanlıklarımız da bozuldu.” tabirlerini kullandı.
Tertipli, kâfi ve kaliteli uykunun yanı sıra uykuda sağlıklı teneffüsünün ehemmiyetine işaret eden İtil, şunları kaydetti:
“Son bir yıldır tüm dünyanın yaşadığı Kovid-19 pandemisi periyodunda uygulanan sokağa çıkma yasakları nedeniyle ve bulaş riskini azaltmak maksadıyla konutlarımıza kapandık. Bu süreçte eskisinden daha çok televizyon, bilgisayar ve cep telefonuna bağımlı hale geldik. Geç saatlerde yatma alışkanlığıyla sabah erken kalkmamız gerektiği durumlarda uykumuzu alamadan işe sarfiyat olduk.
Pandemiyle birlikte artan kaygılar, aile içi hayat nizamında zarurî değişiklikler, gece uykuların bölünmesiyle uyku kalitemiz bozuldu. Gün içi performansımız ve hayat kalitemiz de bundan olumsuz etkilendi. Sağlıklı uyku, bedenimizin bağışıklık ve hormon sistemi, bellek ve konsantrasyon, kardiyolojik, nörolojik ve ruhsal işlevler üzere birçok fizyolojik sistem için çok kıymetlidir. Bu nedenle yetersiz ve kalitesiz uyku, birçok kıymetli olumsuz sıhhat sonucuyla ilişkilendirilecek, iş ve trafik kazaları riskleri de artacaktır.”
Kaynak: Anadolu Ajansı / Yeşim Sert Karaaslan
Haberler.com
